Sıkça Sorulan Sorular

DİZEL JENERATÖR NEDİR?

Jeneratör mekanik enerjiyi oluşturan kısım ve alternatör olmak üzere iki ana bölümden oluşur. Mekanik enerjiyi sağlayabilmek için ise dizel, benzinli ve doğal gazlı motorlar en yaygın şekilde tercihe edilen ürünlerdir. Bu ürünlere alternatif olarak rüzgar enerjisi, su veya buhar türbini kullanılabilir. Günümüzde en yaygın şekilde, manuel jeneratörler, dizel ve benzinli otomatik jeneratörler, kaynak jeneratörleri, trifaze jeneratörler ve monofaze jeneratörler kullanılmaktadır.
Alternatör; dönme mekanik enerjisini elektrik enerjisine çeviren bir döner elektrik makinasıdır. Dizel motor ile akuple edilmiş olan sistem dizel jeneratördür. Tahrik kaynağı olarak kullanılan dizel motor, motorin ile çalışmakta olup; kimyasal enerjiyi dönme mekanik enerjisine dönüştürmektedir. Dizel jeneratör tarafından üretilen elektrik enerjisi; sigorta, kontaktör, şalter (kesici) gibi cihazlarla kontrol edilmekte, yük beslemesine sevk edilmektedir. Ayrıca, jeneratörün önemli parametrelerini ölçen ve izleyen bir kontrol ve alarm ünitesi mevcuttur.

SENKRONİZE JENERATÖR SİSTEMLERİ NEDİR? AVANTAJLARI NELERDİR?

EMSA JENERATÖR Ar-ge grubu, dünyadaki yüksek güçlü dizel motor sıkıntısı ve aynı zamanda yüksek maliyetlere karşı gerekli çalışmaları yaparak müşterilerine büyük faydalar sağlayacak özel projeler geliştirmektedir. Çoklu jeneratör senkron sistemleri ile kullanıcı, hem yüksek maliyetlerden hem de tek jeneratöre bağımlı kalmaktan kurtulmaktadır. Konusunda uzman personelimiz, proje oluşturulmasını ve geliştirilmesini müşteri temsilcileri istekleri ve ihtiyaçları doğrultusunda yapmaktadır. Öncelikle gerekli jeneratör gücü ve adeti belirlenmekte, uygun senaryo seçilerek senkron sistem ona göre oluşturulmaktadır. Jeneratör Senkron Sistemleri kullanım amacına göre kesintisiz senkron, güç yedekli ve arıza yedekli senkron olmak üzere gruplara ayrılabilmektedir. Proje detaylarına göre şebeke enerjisine geri dönüşte ise kesintili yada kesintisiz (yumuşak geçiş) şeklinde ikiye ayrılabilmektedir..
Senkron sistem kontrolü için oluşturulan kumanda panosu, bir jeneratör de ölçülen ve türetilen tüm değerleri içinde bulundurmaktadır. Kullanılan elektronik kontrol röleleri sayesinde jeneratördeki tüm koruma fonksiyonları ve detaylar ile standartlar göz önünde bulundurularak üretim yapılmaktadır.

ALTERNATÖR VE ÇALIŞMA PRENSİBİ NEDİR?

1831'de Michael FARADAY, bir telin içinden geçen manyetik alan değiştiğinde, bu değişimin o tel üzerinde bir akım oluşmasına sebep olduğunu keşfetti. Bu tel eğer dışarıdan bir güç ile çevrilirse, bu çevirmeyi sağlayan enerji, elektrik enerjisine dönüştürülür. FARADAY’ ın bu icadını takip eden dönemlerde elle çalıştırılan basit jeneratör sistemleri geliştirildi ve bu sistem elektrik jeneratörlerinin esasını oluşturdu. 1892 yılında ise Nicola TESLA tarafından alternatif akım üreten alternatör geliştirildi. Alternatörler elektromanyetik endüksiyon prensibi ile çalışırlar. Elektromanyetik endüksiyon, bir telin içinden geçen manyetik alan değiştiğinde o tel üzerinde bir akım oluşmasına sebep olur. Bu tel eğer dışarıdan bir güç ile çevrilirse bu çevirmeyi sağlayan enerji (dönme kinetik enerjisi) elektrik enerjisine dönüştürülmüş olur. Dönme kinetik enerjisinin rotoru döndürmesiyle iletkenler etrafındaki manyetik alan değişir ve elektrik akımı üretilmiş olur. Rotorun manyetik alanı indüksiyonla aktarılacak bir akım ile elde edilebilir. Fırçasız alternatörler de alternatör, çalışma prensibine göre ana ve ikaz sistemi olarak ikiye ayrılabilir. Ana sistemin hareketli kısmı olan ana rotor devir sayısına göre değişen sayıda kutuplardan oluşur. Rotordaki ana kutuplar çevirici makine devrinde döndürülür. Kutuplarda manyetik akımın oluşması için doğru akım gereklidir. Ana kutuplara doğru akım ikaz sistemi tarafından verilir. İkaz sisteminin çalışma prensibi ana sistemle aynı olmakla beraber kutup ve sargılar ters çevrilmiştir. Yani, ikaz sisteminde kutuplar hareketsiz olan ikaz statoru üzerinde, sargılar ise dönen ikaz rotoru üzerinde bulunur. Ana statordaki bağımsız yardımcı sargılardan geçen akım voltaj regülâtöründe doğrultulanarak, ikaz statorundaki kutup sargılarına verilir. Kutuplardan çıkan manyetik akımı kesen ikaz rotoru üzerindeki bobinlerde üç faz alternatif akım oluşur. Alternatif akım, rotordaki döner köprü diyotlarda doğrultulanarak ana rotora (ana kutuplara) doğru akım olarak aktarılır. Fırçasız alternatörlere yük uygulandığında, voltaj düşümü önlemek ve voltajı istenilen seviyede tutmak için otomatik voltaj regülâtörü (AVR) kullanılır.

DİZEL MOTOR NEDİR?

Dizel, kuvvetle sıkıştırılmış hava içine püskürtülen yakıtla çalışan içten yanmalı bir motor tipidir. Bu motor teknikte büyük güçlere ihtiyaç duyulması sebebiyle icat edilmiştir. Gelişmesinde Alman şirketlerinin büyük faydaları olmuştur. Kara taşımacılığında kullanılan ilk dizel motorlar 1922’den itibaren yapılmaya başlandı. Denizcilikte kullanılan dizellerin yapımları her ne kadar 1910’da başladıysa da gerçek anlamda küçük teknelerde kullanılabilen tipleri ancak 1929’dan itibaren yapılmaya başlandı. Bu tarihlerden itibaren kara taşıtlarında istenilen 40-50 beygir gücünde motorlar yapılmaya başlanmıştır. İkinci Dünya Savaşının başlarına kadar dizel motorları demiryolu taşımacılığında, traktörlerde, inşaat makinalarında, gemilerde, sanayinin çeşitli alanlarında güç kaynağı olarak kullanıldıysa da ufak güç isteyen yerlerde tercih yine benzin motorlarındaydı. Dizel motoru Alman mühendis ve mucit olan Rudolf Diesel icat etmiştir.

Diesel önce amonyak buharı kullanan bir motor icat etti fakat motor ilk çalıştırmada patladı ve bu neredeyse onu öldürüyordu. Aylarca hastanede yattı. 1887 yılında Gottlieb Daimler ve Karl Benz’in araba motorunu icat etmesinden hemen sonra Dizel Motorun icadı ile ilgili çalışmalarına başladı.

Termodinamik ve yakıt verimliliği konularındaki kısıtlamalar üzerinde çalıştı. Örneğin buhar motorlarında enerjinin %85 – 90 ı boşa gidiyordu. Daha yüksek verimlilikle çalışacak carnot çevrimli bir motor dizayn etmek için çalışmaya başladı. 1893 yılında “Buhar motoru ve bugün bilinen yanmalı motorlar yerine, rasyonel bir termal motor tasarımı” ile ilgili bir teori yayınladı. Yayınladığı teori ile ilgili patent aldı. 1893 – 1897 yılları arasında, MAN AG Augsburg müdürü Heinrich von Buz, ona yeni motoru ile ilgili fikirlerini test etmek ve geliştirmek için bir fırsat verdi ve Rudolf Diesel ilk dizel motoru yapmayı başardı. Almanya, Amerika ve diğer ülkelerde yeni motoru ile ilgili patentlerini aldı ve Diesel Motor Üretim Şirketini kurdu. Dizel Motorun Çalışma Prensibi Dizel motoru içten yanmalıdır. Piston aşağı inerken, silindire hava dolar. Piston yukarı çıkınca bu hava sıkıştırılır. Sıkıştırma oranı benzininkilerden çok yüksek olup (1, 12 ile 1, 25 arası) mertebesinde olduğu için, havanın sıcaklığı 500°C’nin üstüne çıkar. Piston üst ölü noktaya yaklaşırken, silindire, üstteki bir enjektör memesinden yakıt püskürtülür. Yakıt sıkıştırma sonucu ısınmış olan havayla karışınca, kendiliğinden tutuşur. Mazot 80°C’den itibaren tutuşmaya başladığı için yangın tehlikesi benzininkine oranla daha azdır. Dizel motorların bitkisel yağlardan, tabiî gaz ve benzinlere kadar akla gelen her yakıta uygulanabilme özelliği vardır. Fakat dünyada en çok kullanılan, ham petrolden elde edilen mazottur.

JENERATÖR ANA PARÇALARI NELERDİR?

 

1- Bağlantı Kutusu
2- Alternatör
3- Turbo Şarj
4- Egzoz Çıkışı
5- Kontrol Panosu
6- Kaldırma Mapası
7- Topraklama Noktası
8- Titreşim İzolatörleri
9- Şasi
10-Yakıt Tankı
11-Radyatör
12-Soğutma Fanı
13-Radyotör Kapağı
14-Dizel Motor
15-Hava Filtresi

JENERATÖR İÇİN YER SEÇİMİ NASIL YAPILIR?

Güvenli bir kurulum yapmak için Jeneratöre uygun yer seçmek kurulum işleminin en önemli bölümüdür. .Doğru ve eksiksiz bir kurulum yapmak için klavuzdaki ikazları dikkate almanız gerekmektedir. Ayrıca bilgi almak için Akgül Jeneratörü arayabilirsiniz. Jeneratör için bir montaj alanının seçimi sırasında aşağıdaki faktörler dikkate alınarak seçim yapılmalı ve gerekli uygulamalar yapılmalıdır.

  • Yeterli Temiz Hava Emiş,
  • Yeterli Sıcak Hava Atış,
  • Uygun Egzoz Gazı Atışı
  • Teraziye Alınmış Beton Kaidenin Yapılması ya da Terazide Olan Beton Alanın Belirlenmesi,
  • Olumsuz Hava Koşullarından Korunma, (Güneş, Tipi Şeklinde Yağmur ve Kar Yağışı, v.b.)
  • Olumsuz Çevre Koşullarından Korunma, (Aşırı toz, Rutubet, Nem, v.b.)
  • Servis Hizmeti Sağlanabilmesi İçin Jeneratör Çevresinde Asgari 1 er mt. Genişliğinde Boşluk Bırakılması,
  • Jeneratörün Olası Montaj Alanından Çıkartılma İhtimaline İstinaden Giriş Kapısı Genişliğinin Tasarlanması.
  • Montaj alanında, zemin kaplaması, yağ akıntısı gibi durumlarda, kayma ve düşmeye bağlı iş kazalarına mahal vermeyecek türde seçilmelidir.

Kurulum açık alanda olacaksa jeneratör setini dış hava şartlarına karşı korunması gerekmekte, kabinli tip jeneratör kullanılması gerekmektedir..

JENERATÖR İÇİN ZEMİN VE PLATFORM NASIL OLMALIDIR?

Jeneratörler toprak, bina, çelik konstrüksiyon, platform gibi zeminler üzerine yerleştirilebilir. Jeneratör setinin beton kaide üstüne oturtulması, en çok tercih edilen bir uygulamadır. Beton kaide,Jenertör setinin ağırlığına dayanacak şekilde tasarlanmış olmalıdır. Yükseklik 200-300 mm olmalıdır. Jeneratörün çevresinde 250mm. den daha geniş alan bırakılarması gereklidir. Daha fazla ayrıntı için bir uzmana danışınız. Jeneratör montaj zemininin, statik ağırlığında ve artı olarak motorun çalışmasından kaynaklanan her turlu dinamik kuvvete dayanmalıdır.Seçilen zemin alanında zaman zaman su birikintisi olma olasılığı varsa, Beton kaide yüksekliği riskin boyutuna göre yükseltilmelidir.

JENERATÖR İÇİN ZEMİN VE PLATFORM NASIL OLMALIDIR

SOĞUTMA VE HAVALANDIRMA İÇİN NELERE DİKKAT ETMEK GEREKİR?

Motor ve alternatör ısı yayarak ortam sıcaklığının artmasına sebep olurlar. Sıcaklığın artması ise jeneratörün çalışmasını olumsuz yönde etkiler. Bu nedenle motor ve alternatörün soğuk tutulması için yeterli havalandırmanın sağlanması gerekir. Hava akışının Şekil 7 de görüldüğü gibi olması gerekir. Hava alternatör tarafından jeneratör odasına girmeli, motor üzerinden ve radyatör içerisinden geçerek çadır bezinden körük tipinde esnek bir branda yardımıyla odadan çıkmalıdır. Eğer sıcak havanın odanın dışına atılması için bir branda kullanılmaz ise fan, sıcak havayı jeneratör odasına yayarak soğutmanın etkinliğini azaltır.

Radyatör sıcak hava atış kanalı veya bacasında keskin köşe yapılmasından kaçınılmalıdır (Şekil 8).Dışarı atılan havayı döndürmek için yönlendirici şekilde düzenleme yapılmalıdır (Şekil 7).

SOĞUTMA VE HAVALANDIRMA İÇİN NELERE DİKKAT ETMEK GEREKİR

Odaya hava girişinin ve odadan hava çıkışının kolay olması için hava giriş ve çıkış pencerelerinin yeterince büyük olması gerekir. Kaba bir hesapla hava giriş ve çıkış pencereleri radyatör alanının en az 1.5 katı büyüklüğünde olmalıdır. Jeneratörün hava şartlarından etkilenmemesi için giriş ve çıkış pencerelerinin panjurları olmalıdır. Bu panjurlar sabit olabilir ancak soğuk iklimler için hareketli olması tercih edilmelidir. Jeneratör çalıştırılmadığında panjurlar kapatılabilir. Böylece ilk çalıştırma ve yüke vermeyi kolaylaştıran sıcak hava odada kalır. Otomatik kontrol sistemli bir jeneratör odasında eğer panjurlar hareketli ise bunlar otomatik olarak hareket ettirilebilir. Bu sayede motorun çalışmaya başlamasıyla birlikte panjurların hemen açılması ve motorun durmasıyla da panjurların kapanması sağlanabilir.

EGZOZ SİSTEMİ NASIL OLMALIDIR ?

Motor egzoz sisteminin amacı, egzoz dumanını tehlike veya rahatsızlığa sebebiyet vermemesi için odanın dışına sevk etmek ve gürültüyü azaltmaktır. Motorun gürültü seviyesini azaltmak için uygun bir egzoz susturucusu egzoz borusuna takılmalıdır.

  • UYARILAR
  • Motor egzoz gazının solunması tehlikelidir. Kapalı mahallerde bulunan bütün jeneratörlerin gazları, standartlara uygun şekilde sızdırmaz borularla odanın dışına atılmalıdır.
  • Sıcak egzoz susturucusu ve egzoz borusunu yanıcı maddelerden uzak tutunuz ve personelin emniyeti için muhafaza altına alınmasını sağlayınız.
  • Egzoz sistemi dizayn edilirken, geri basıncın, motor imalatçısının izin verdiği geri basınç değerini aşmamasına dikkat edilmelidir. Aşırı geri basınç motorun hasar görmesine neden olur. Geri basıncı azaltmak için egzoz boruları mümkün olduğunca kısa ve düz olmalıdır. Gerekli olan her dirsek, boru iç çapının en az 1.5 katı yarıçapında bir kavise sahip olmalıdır. Her 6 metre'de veya 3 dirsekte boru çapı 1 inch daha büyük boru kullanılması, egzoz geri basıncını düşürmek için uygun olacaktır.
  • Motor titreşiminin egzoz boru sistemine ve binaya iletilmesini önlemek için ve ısınmadan dolayı genleşme için egzoz manifoldu ve egzoz boru sistemi arasına esnek bir bağlantı kullanılmalıdır.
  • Egzoz borularının ağırlığı motor manifolduna ve turbo şarj çıkışına ağırlık olmaması için çevre yapılardan(özellikle tavandan) desteklenmelidir. Egzoz sisteminin ağırlığı binaya verilmelidir. Bu iş için gerdirme elemanı kullanılabilir.
  • Jeneratör odası içine yerleştirilmiş olan egzoz sisteminin parçaları gürültü seviyesini ve yayılan ısıyı azaltmak için izole edilmelidir. Susturucu ve egzoz boruları yanıcı maddelerden uzağa yerleştirilmelidir.
  • Açık olan egzoz çıkışına yağmur girişini önlemek için değişik uygulamalarda klape tipi karşıt ağırlıklı yağmur kapakları kullanılabilir.
  • Her jeneratörün kendine ait bir egzoz sistemi olmalıdır. Bir tek egzoz borusu kullanarak jeneratörlerin egzoz çıkışları birleştirilemez.
  • Egzoz malzemesi metal borudan olmalıdır.

YAKIT SİSTEMİ NASIL OLMALIDIR ?

Temiz ve iyi kalitede yakıt kullanmak, motor ömrünü uzatır ve güvenli bir çalışma sağlar. Motor kayıt filtreleri ve yakıt transfer pompası arasında ön filtrelerin kullanılması uygun olacaktır. Su ve çökelti süzgeçleri de transfer pompa hattına dahil edilmelidir. Yakıt bulunan yerlerde kıvılcım, alev oluşmasına ve sigara içilmesine asla izin verilmemelidir. Dizel motora yakıt beslemesi aşağıdaki şekillerde sağlanmış olabilir.

1.Direkt olarak şasesinde bulunan yakıt tankından

2.Şase dışında bulunan prizmatik veya silindirik harici yakıt tankından

Dizel motor için en önemli hususlardan birisi temiz ve içinde su ve yabancı madde ihtiva etmeyen yakıtın kullanılmasıdır. Yakıtın içerisindeki pislik, yakıt enjeksiyon sisteminde hasarlara sebebiyet vermektedir. Yakıtın içindeki su ise yakıt donanımındaki bazı parçaların paslanmasına ve ya korozyona uğramasına sebebiyet vermektedir.

TİTREŞİM NASIL AZALTILIR ?

Zemine aktarılan vibrasyonu minimum seviyeye indirmek icin Jenerator setleri lastik sönümleyiciler ile donatılmıştır..

Bu sönümleyiciler, motor/alternator ayağı ile şase arasında bir grup, şase ile zemin arasında olarak ise bir diğer grup şeklindedirler.

Ayrıca, jenerator setinin hava kanalı, egzoz tesisatı, yakıt tesisatı gibi bağlatı noktalarında esnek alanlar oluşturulmalıdır. Böylelikle ilk çalışma, çalışma ve stop etme süreçlerinde vibrasyona bağlı zararlar önlenmiş olacaktır.

KONTROL SİSTEMLERİ NASIL ÇALIŞIR ?

Emsa Jeneratörlerde, uzaktan da kontrol edilebilen, programlanabilen mikro işlemcili, tüm ölçüm değerlerini ve alarm mesajlarını izleyebilen ve koruma sağlayan jeneratör kontrol üniteleri kullanmaktadır. Kontrol sistemleri, jeneratör setinin çalıştırılması, durdurulması, çeşitli değerlerin izlenmesi, jeneratörün ve bağlı bulunduğu tesisinkorunmasını sağlar. Kontrol sistemleri, programlanabilen parametreler yardımıyla değişen şartlarda esnek bir kullanım sağlar. Smart 500 modelindeki kontrol panellerinin kullanıldığı tüm jeneratörlerde standart olarak uzak erişim özelliği de mevcuttur. GSM modem ile düzenli bir bilgi akışı ve arşivlenmesi sağlanmakta böylece tüketicilerin gereksiz servis masraflarını en aza indirgerken, diğer yandan olası sorunları henüz sorun oluşmadan çözebilme ikanı vermektedir.

TRANSFER PANOLARI NASIL KULLANILIR ?

Transfer panoları Jeneratörlerin, çıkış gücünü kontrol etmek ve güvenilir şekilde aktarmak için kullanılırlar. Otomatik devreye giren jeneratör setlerinin panolarında kontaktör, motorlu şalter, vs. kullanılır. Bu sistemlerde şalt elemanlarının kontrolü, jeneratör kontrol ünitesi tarafından ya da transfer panosu üstünde bulunacak otizm ünitesi tarafından yapılmalıdır. Manuel jeneratör setlerinde, güç çıkışında bulunan termik-manyetik devre kesici ile birlikte çıkış gücünü kontrol edebilmek için enversör şalterler kullanılır.

JENERATÖR STANDARTLARI NELERDİR ?

ISO 8528
ISO 8528 serisi standartlar, "Gidip Gelme Hareketli İçten Yanmalı Motorla Tahrik Edilen Alternatif Akım Jeneratör Grupları" ana başlığı altında yer alan 11 adet standarttan oluşmaktadır.
ISO tarafından ilk kez 1993 yılında yayınlanan bu standartlar, Nisan 2004'de TSE (Türk Standartları Enstitüsü) tarafından TS ISO 8528 koduyla Türk Standardı olarak yayınlanmıştır.
ISO 8528 standartları; Gidip gelme hareketli içten yanmalı bir motor (GGİY), alternatif akım (a.a) jeneratörü, kontrol tertibatı, bağlama donanımı ve yardımcı teçhizatlardan oluşan jeneratör gruplarının uygulamaları, beyan değerleri ve performansları için çeşitli özellikleri kapsar.

ISO 3046
İçten Yanmalı Pistonlu Motorlar

EN 12601
EN 12601 "Reciprocating internal combustion engine driven generating sets - Safety" standardı Avrupa Standardizasyon Komitesi CEN (European Committee for Standardisation or Comité Européen de Normalisation) tarafından 2001 yılında yayınlanmıştır. CE işaretlemesi ve CE Uygunluk Beyanı uygulamalarını belirleyen "Makine Emniyeti Direktifi" kapsamında EN 12601 standardı Jeneratör Grupları ile ilgili esas ürün güvenlik standardıdır. EN 12601 standardı Mart 2003'de TSE tarafından TS EN 12601 "Gidip Gelmeli İçten Yanmalı Motor Tahrikli Jenaratör Grupları- Güvenlik" standardı olarak ülkemizde de devreye alınmıştır.

SENKRONİZE JENERATÖR SİSTEMLERİ NEDİR? AVANTAJLARI NELERDİR ?

Emsa Jeneratör, yüksek kVA'lardaki ihtiyaçlar için, birden fazla daha küçük kapasiteli jeneratörün bir araya getirilerek oluşturulduğu senkron sistemlerle; aynı güçteki tek bir jeneratör ile karşılaştırıldığında önemli avantajlar sağlamaktadır. Emsa Jeneratör mühendisleri tarafından dizayn edilen senkronizasyon panoları ve kullanılan teknoloji ile müşteriye entegre bir çözüm sunulmaktadır. EmsaJeneratör geliştirdiği her türlü senaryoya uygun çalışabilecek, düşük maliyetli sistemlerle birden çok jeneratörün senkronize edilerek büyük güçlerde enerji elde edilmesi konusundaki tecrübesini, teknik uzmanlığını ve farkını ortaya koymuştur. Büyük güçteki tek bir jeneratör yerine küçük güçteki jeneratörlerin senkronize edilmesiyle kurulan sistem bazı avantajları da beraberinde getirmektedir. Senkronize sistemler ;

  • Esnek kullanım,
  • Güvenilir sistem,
  • Servis ve bakım kolaylığı,
  • Düşük maliyet,
  • Eşit yaşlandırma ile daha uzun süreli servis ömrünün sağlanması,
  • Bakımların kesintisiz yapılabilmesi,
  • Düşük ilk yatırım bütçesi,
  • Teslimat ve yedek parça temininde kolaylık sağlar.

Prime Güç İçin Senkron sistemler
Eğer şebeke elektriği yoksa iki veya daha fazla jeneratör senkron olarak yükleri sürekli olarak besler ve bu yükler jeneratörlerin güçleri oranında paylaşılır. Jeneratörler işletmenin yük seviyesine göre ekonomik kullanıma izin verecek şekilde devreye girer ve çıkar.

Stand-by için Senkron sistemler
Şebeke enerjisinin voltaj ve frekans değerlerinin belirlenen limitlerin dışına çıkıyorsa iki veya daha fazla jeneratör senkron olarak, yükleri güçleri oranında besler. Şebeke enerjisinin geri gelmesi ile kesintili olarak yükler transfer edilir.

Sürekli Paralel Çalışma
Elektrik enerjisi dağıtım firmalarının gün içerisinde değişik tarifelere sahip olması, belirlenen gücün üzerine çıkılması durumunda yüksek fiyattan tarife uygulanması veya tüketiciye yetersiz altyapı sebebiyle elektrik enerjisinde sınırlamalar getirilmesi, durumlarında şebeke ile sürekli olarak paralelde kalmak tüketici açısından avantajlı olabilmektedir. Paralel çalışma için birkaç değişik çalışma yöntemi bulunmaktadır. Bunlardan ilki, belirlenen aktif yük miktarının istenen güç faktörü altında jeneratör sistemi ile, geri kalan yük miktarının şebeke tarafından karşılandığı temel yük tepe kesme (base load peak lopping) yöntemidir. Bu yöntem sabit yükün tercih edildiği kojenerasyon sistemlerinde oldukça popülerdir. Bir diğer uygulama ise şebekeden çekilen güç miktarının sınırlandırıldığı, bu sınırın üzerindeki gücün jeneratör tarafından karşılandığı gerçek tepe kesme (true peak lopping) yöntemidir. Bu çalışma şekli belli bir gücün üzerinde tarife fiyatlarının çok arttığı ya da çekilecek gücün sınırlı olduğu uygulamalarda kullanılmaktadır.

JENERATÖR İÇİN ORİJİNAL PARÇA TEMİNİ NASIL SAĞLANIR?

Emsa jeneratörünüz için, tüm parçaları Emsa Genel Müdürlük’ten ya da bölge bayilerimizden temin edebilirsiniz. Ayrıca her marka motor, alternatör ve jeneratörünüz için oluşabilecek yedek parça taleplerinizde Emsa'dan bilgi ve teklif alabilirsiniz.

JENERATÖR BAKIM VE KONTROLLERİ NE ZAMAN YAPTIRILMALIDIR ?

Jeneratörle birlikte gönderilen Bakım ve Kullanım Kitaplarında yer alan takvimlere uyulması gereklidir. Bununla birlikte çalışma sıklığı ve süresi, yük durumu, yağ-yakıt kalitesi, ortam sıcaklığı, kirli-tozlu ortam, vs. bir takım faktörler bakım ve kontrol sıklığını artırmanıza gerektirebilir. Bakım, kontrol ve aşınan malzemenin (motor yağı, filtreler, V kayış, antifriz, vs) zamanında değişiminden kullanıcı sorumludur. İlk 6 ay ya da ilk 50 çalışma saati sonunda (hangisi önce dolarsa), devamında her12 ay sonunda ya da her 150 çalışma saati sonunda (hangisi öce dolarsa) bakım takviminde belirtilen yetkili servis tarafından yapılması gerekli bakımlar uygulanmalıdır. . Ayrıca operatör tarafından günlük, yağ, yakıt, soğutma suyu seviyesi kontrolü ile beraber 15 günde bir kez jeneratör 10-15 dk kadar çalıştırılarak yaği yakıti su sızıntısı ve anormal vibrasyon kontrolleri yapılmalıdır. Jeneratörünüzle ilgili bakım ve kontrollerin güvenli, doğru ve ekonomik şekilde yapılması için Emsa bölge bayilerine ya da Emsa Çağrı Merkezine başvurabilirsiniz.

JENERATÖR DÜŞÜK YÜKTE ÇALIŞIRSA NE OLUR ?

Jeneratör düşük yüklerde kullanılırsa motor ömrü kısalacağı gibi, ciddi hasarlar da gündeme gelebilir.
Özellikle büyük güçlerde bu daha da önemlidir.

Standby jeneratörlerde izin verilen minimum yük toplam stand-by gücün %30'u’dur. Jeneratör, yüksüz veya düşük yükte çalıştırılırsa

  • Motor aksamlarında aşındırıcı hasar
  • Yağlama yağının seyrelmesi neticesi yağlama kalitesinin düşmesi
  • Beyaz duman
  • Egzoz ve hava emiş sisteminde yağ kaçağı, sıvı akıntısı
  • Silindir kapaklarında veya egzoz manifoldunda karbon birikmesi gibi sorunlar ortaya çıkabilir.

JENERATÖR AŞIRI YÜKLENİRSE ?

Jeneratör setinin etiketinde çalıştırılabileceği kategori (Standby, Prime) belirtilmiştir. Bu çalışma koşullarının üzerinde kullanmak şu problemlere neden olacaktır:
 

  • Motor ömrünün kısalması
  • Motorun aşırı ısınması
  • Motordaki aşınmaların artması
  • Alternatör sargılarının aşırı ısınması, izolasyon zafiyetlerinin oluşması
  • Yağlama yağının incelmesi ve yağ basıncının düşmesi

JENERATÖRÜN GARANTİSİ NELERİ KAPSAR ?

Emsa ürünleri, parça ve imalat hatalarına karşı garantilidir. Garanti süresi ve kapsam detayları için ürününüzle birlikte gelen dokümanları inceleyiniz veya alım yaptığınız temsilcimize danışınız.

RPM veya DEVİR/DAK. NEDİR ?

Jeneratör setinin 1 dakikadaki dönme sayısıdır. Genelde, motor ve alternatörler 50Hz için 1500 devir/dak. veya 3000 devir/dak., 60Hz için 1800 devir/dak. veya 3600 devir/dak. olarak üretilirler.

JENERATÖR GÜRÜLTÜ OLUŞTURUR MU ?

Jeneratörler, egzoz, motor gövdesi, fanlardan kaynaklı ses üretirler. Emsa ses izolasyon kabinleri maksimum ses kontrolünü sağlayarak optimum çözümü sağlamaktadır.

İHTİYAÇ DUYULAN JENERATÖR GÜCÜ NASIL BELİRLENİR?

Jeneratör setinin gücünün belirlenmesi bir uzmanlık işidir ve birçok faktöre bağlıdır. Bu konuda Emsa’nın uzman mühendislerinden veya bölge bayilerinden yardım alabilirsiniz.

STANDBY / PRIME / CONTINUOUS NE DEMEKTİR ?

  • Standby Güç: Değişken yük altında sınırlı sürede çalışma gücüdür. Ortalama %70 yük değerinde yılda toplam 200 saat çalışabilir. Şebeke enerjisi kesintilerinde yedek güç olarak kullanılır. Aşırı yüklenemez.
  • Prime Güç: Değişken yük altında sürekli çalışma gücüdür. Ortalama yük değeri %70 olmalıdır. 12 saatte 1 saat %10 aşırı yüklenebilir.
  • Continuous Güç: Sabit yük altında sürekli çalışma gücüdür. Ortalama yük değeri %100 olabilir. Aşırı yüklenemez.

Bu kavramlar uluslar arası ISO8528 standardında detaylı olarak açıklanmış olup bu standart Türkiye’de TS ISO 8528 olarak kabul edilmiştir. Tüm motor ve alternatör üreticileri buradaki değerleri sağlayacak şekilde üretim yapmaktadırlar. Bu kavramlar jeneratörün hangi kategoride çalışacağını da tanımlar.

JENERATÖR BİR DEPO YAKIT İLE NE KADAR SÜRE ÇALIŞABİLİR ?

Jeneratörlerin yakıt sarfiyatı, yük durumuna bağlı olarak değişir. Emsa standart olarak yakıt tanklarını jeneratör tam yükünde en az 8 saat çalışacak şekilde dizayn etmektedir. Yük azaldıkça bu süre uzayacaktır.Buna ek olarak özel projeler için daha fazla yakıt depolamaya izin veren özel şaseler de imale edilmekte ve kullanılmaktadır.

JENERATÖR UZUN SÜRE KULLANILMAYACAKSA HANGİ TEDBİRLER ALINMALIDIR ?

Jeneratörler en az on beş günde bir kez operatörü tarafından 10 dakika yükte test çalışması yaptırılmalıdır. Uzun süre kullanılmayacak ise "Bakım ve Kullanım Kitabı"nda yer alan depolama işlemi, yetkili servis tarafından yapılmalıdır. Uzun süreli depolama işleminden sonra devreye alma işlemi de yetkili servis tarafından yapılmalıdır. Bu konu garanti kapsamını da ilgilendirmektedir.